22 Aralık 2010 Çarşamba

"iyiyim de senene?"


Gıcık değil mi?
Bence gıcık... bir önceki yazı, azıcık gıcık...
"merhaba nasılsınız efenim?" başlığının altındaki harf öbeğinden bahsediyorum, sevgülü okuyan...
o yazıyı yazdım... son paragrafta da pollyanna tadında alaya aldım kendimi...  ama beni rahatsız eden bir şey vardı yine de... sanki, teoride olan bir bakış açısı gibi duruyor... tamam, insanlığı toptan severim de... sanki herkesi istisnasız sevebilirmişim gibi...

george bush adlı, kuklacı kukla, bir laf etmiş bir keresinde: "kendime özgü görüşlerim var. fakat bu görüşlerle her zaman aynı görüşte değilim." diye.. o misal benimki de....

bir de yazasım geliyor diyelim, kafam boşsa, öyle ekrana bakıp kalıyorum...  sonra kelimeler kıvrılıp bükülüyorlar, başka anlamları çağırıyorlar benden habersiz... ama ortaya çıkan sonuç, içime sinmiyor bazen...

bu yüzden "iyiyim de senene?" diye cevap veriyorum kendime.
bu yazı da kafamı dişleyen özzebanime ithaf ola!

sevgülü okuyan ve "bu ne diyo gene?" diye bakan kişi... durum şöyle:

herkesin ayrı yolu var ve o yolda yaşıyor hayatını, düşüyor, kalkıyor, öğreniyor... kolayca yargılama bu yüzden... ödülüyle, bedeliyle herkes yaşamaya çalışıyor çünkü... diyerek hareket ediyor elim kolum, beynim, beyinciğim, hipotalamusum...

millete jest olsun diye mi?

hayır tabi...

bedenim, beynim öyle davranıyor çünkü işlerine geliyor... çünkü rahatlar böyle... kafam rahat... hem insan dünyayı daha bir güzel görüyor o zaman... daha mutlu oluyor...

"herkesi sev" gibi duruyor sanki değil mi?

cık... değil... melek miyim canım ben?

arkamdan dolaplar çeviren kadını nasıl seveyim?

sevmeyi geç... şizomun yaptığı gibi kolay affediyor muyum peki?

bilmiyorum... insanları bana rahatlıkla zarar verebilecekleri mesafeye sokuyorum o kesin... bir darbe aldığımda ne yapıyorum peki? 

öfke duyuyorum önce, büyük öfke... ah bu öfkeyi, o kişiye yöneltebilsem.... yapmalıyım belki ama yapamıyorum...
sonra o insanı uzak tutmak istiyorum kalbimden...

nefret de etmemeye çalışıyorum... biliyorsun, nefret edince olan sana oluyor gene... sinirler laçka, öfke sürekli maksimumda falan... sen mutlu ol olabilirsen sonra....

bu konuda da kafam kurmuş gene kendine lüks bir ev... o evdeki ses, gıcık olduğum kişiyi gösterip şöyle diyor bana: "mutlu olmak için ne yolara başvuruyor bir bak... tatminkar bir insan görüyor musun karşında? bırak, o zaten kendisiyle yaşamak zorunda... "

haklı olduğu çok zaman var...

ama bazen bakıyorsun ve "o mutlu" diyorsun... kendinden de gayet memnun görünüyor...

işte o noktada da, bu hayattaki en büyük kaçış noktam, en rahat yatağım, en yumuşak döşeğim gösteriyor kendini... yeri geldiğinde de en rahatsız yastık, dikenden yorgan oluyor...

ilahi adalet... ;)

inanç meselesi tabi bu... içten gelir ya da gelmez...

ben böyle hissediyorum, bunu yaşıyorum... yarın başka hissederim, berikini yaşarım o ayrı...

şöyle bir baksan, bayat duruyor, sıradanlık akıyor böyle vıcık vıcık.. ama işe yarıyor be... 

klişe ama doğru :)

bir önceki yazıyla aynı tema, aynı konu... ama daha bir "ben" oldu bu, içime sindi... dışardan belli oluyor mu o ayrım bilmiyorum, yoksa aynı şeyleri farklı kelimelerle gene mi yazıyorum? :D
hadi iki yazı arasındaki 7 farkı bulun, söz, altın takıcam size ;)

Bir de işin başka boyutu var... Öfkemi dışarı vurmadığım zaman, kendime öfke duyuyorum...

Onun silinip gitmesi de az zaman alıyor...

Tepkini göstermen gerek aslında değil mi? 

Aman be amma düşünüyorum....

Öğrenicez zamanla... hem küçüğüz daha... bi yirmi yıl sonra neler dicem kim bilir... kim bilir kim olucam ben x)

Çakma sofi'niz bu mevzuyu kapar da yenilerini açılmaz mı?
Şimdi kendime soruyorum, bunu okuyanlardan cevap da bekliyorum.. 
çok ciddi bir konu bu luuutfen iyi düşünün..
gecegen diye bir açılmış. Sanırım önceden de varmış. Kameralı arkadaşlık sitesi bu. Google'dan orayı ararken, yanlışlıkla buraya uçan insanları görüyorum. Yan tarafta "nerelisin hemşerim?" başlıklı kısım var ya, onun altına tıklıyorum ve buraya uğrayanların, google'a ne yazıp da beni bulduğunu gösteriyor, çok sevdim. Biri "güzel kızlar" yazmış sevgili gıgıl bana yönlendirmiş adamcağızı. Ah biliyorum, farkındayım cazibemin ama... ayıp oluyor kardeş sitemize, reytinginden çalıyoruz...

bi hoşgeldin mesajı mı yazsak köşeye napsak... gecegenler arası iletişim baaabında. x))

gece saçmalamalarını burda kesiyorum... çok uzattım biliyorum..

456 yıl sonra gerçekleşen tam ay tutulmasının yaşandığı günden... dolunayın o gizlerini ortaya dökmüş halinin göründüğü, yılın en uzun gecesinden.... iyi geceler diliyorum buraya kadar okumuş ve sağ kalmış blogsever :)

yalnız şaka bir yana... gecegen.blogspot.com'dan farklı bir şey mi yapsam adresi... ev alma komşu al demişler ama... komşuda pişip bize de düşmesin?? :D:D

4 yorum:

  1. ahh gececim aahhh..... bende de var bu "tepki gösterememe,sonrasında sinirden kendini yeme" durumu.. hep başıma geliyo ve ben böyle devam ettikçe başımdan gideceği de yok.. hayır yani zaten sinir hastasıyım(!) bir de bunlar üstüne geldikçe yakındır bi kalp krizi.. :D

    sanırım en iyisi aklından olabildiğince çabuk uzaklaştırmak ve derin derin nefes almak.. ha bi de adamın biri bigün televizyonda şey demişti.. sinirlendiğiniz, kızdığınız biri varsa kendi kendinize "seni affediyorum, seni anlıyorum" gibisinden bişeyler söyleyin.. ben de hakkaten kalkıp yapmıştım.. :D tabi sonrasında da "noluyo ya napıyorum ben?" deyip kendime gelmiştim.. :D yani demem o ki bu durumun kesin tedavisi yok anacım.. tedavisi sende.. güç içinde! :D

    gelelim şu gecegen olayına.. aboooovvv demek istiyorum izninle.. :D yani o amaçla arayıp da buraya düşmüşlerse, mümkünse gerisin geri geldikleri yere dönsünler.. kirletmeyin benim gecemin sayfasını bakayım! :D onlara hoşgeldin değil ama hoşgittin mesajı yazabilirsin bak.. :D

    YanıtlaSil
  2. güç içimde... heyt beee! :D
    ben de ilk öyle bi tepki verdim...:D dimi öyle bi köşe olabilür :D ama seviyorum bu gecegen ismini ya... değiştirmeyi düşündüm ciddi ciddi... ama vazcaydım... napsın burada öyle adam... sıkılır zati :D

    YanıtlaSil
  3. bir itirafta bulunup kaçıyorum.
    Balonlu bebe çizimini çaldım :P

    YanıtlaSil
  4. çizim zati bana ait değil, afiyet bal şeker olsun mavi :D

    YanıtlaSil